1. HABERLER

  2. SAÄžLIK
  3. Uzmanlar uyardı: Dizlerde ağrı kireçlenme habercisi olabilir

Uzmanlar uyardı: Dizlerde ağrı kireçlenme habercisi olabilir

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Bülent Sever diz kireçlenmelerinin ilerde hareketi imkansız kılabileceği hakkında uyardı..

A+A-
Uzmanlar uyardı: Dizlerde ağrı kireçlenme habercisi olabilir

 Diz artriti olarak da tanımlanan diz kireçlenmesinin, diz eklem kıkırdağının aşınarak görevini yerine getirememesi olduÄŸunu belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Bülent Sever, “Dizlerde ÅŸiÅŸme, bacak kaslarında atrofi, eklem hareket kısıtlılığı, bacaklarda eÄŸrilik oluÅŸması ÅŸikayetleri de zamanla oluÅŸur. Diz kireçlenmesi çok ilerlediÄŸinde hastaların hareket etmesini zorlaÅŸtırarak önce sadece ev içinde hareket edebilen, daha ileride de hareketi imkansız kılarak hareketsiz bireyler oluÅŸturabilir. Hasta yaÅŸam kalitesini bozan bir diz aÄŸrısı yaÅŸar” dedi.

Diz kireçlenmesi hakkında uyarılarda bulunarak, bilgiler veren Medical Park Bahçelievler Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Bülent Sever, “Diz artriti olarak da tanımlanan diz kireçlenmesi, diz eklem kıkırdağının aşınarak görevini yerine getirememesidir. Kireçlenmede normal durumda birbiriyle temas etmeyen ve kıkırdakla kaplanmış olan diz eklemini oluÅŸturan kemikler kıkırdağın görevini yerine getirememesi sonucunda birbirine sürtünür. Bu sürtünme sonucunda eklemde sertleÅŸme, hareket kısıtlılığı, ses gelmesi ve ÅŸiÅŸme gibi bir dizi sorunlar yaÅŸanır. Diz kıkırdağı, uyluk kaval kemiÄŸi, diz kapağı kemiklerinin eklemi oluÅŸturan yüzeylerini kaplar. Kıkırdak hastalanıp aşındığında eklem aralığı daralır. AÄŸrı reseptörü içermeyen kıkırdak dokusunun kaybı ile aÄŸrı reseptörü içeren kemikler birbirine sürtünür ve hasta yaÅŸam kalitesini bozan bir diz aÄŸrısı ile yaÅŸamaya baÅŸlar” diye konuÅŸtu.

Doç. Dr. Sever, diz kireçlenmesinin iki yaygın türünü şöyle sıraladı:

“Primer: Kireçlenmeye yol açabilecek herhangi bir hastalığı olmayan hastalarda görülebilen diz kireçlenmesidir. Bu hastalıklar osteoartrit ve senil artroz olarak iki ÅŸekilde oluÅŸur. Senil artroz ileri yaÅŸta ortaya çıkan ve eklemlerin çok uzun süre kullanımına baÄŸlı kıkırdak aşınması olarak tanımlanır. Osteoartrit ise daha çok orta yaÅŸta ve kadınlarda görülen bir kıkırdak hastalığıdır.

Sekonder: Kireçlenmeye yol açabilecek altta yatan bir hastalığı olan hastalarda oluÅŸan diz kireçlenmesidir. GeçirilmiÅŸ kırık, diz enfeksiyonu, geçirilmiÅŸ diz cerrahisi, romatoid artrit vb. bu kireçlenmeye yol açan hastalıklar arasındadır.”

 

Orta yaşlı kadınlarda daha fazla görülüyor

Osteoartritin toplumda görülen diz kireçlenmesinin en sık sebebi olduÄŸunu ifade eden Doç. Dr. Sever, “Osteoartrit orta yaÅŸtaki kadınlarda daha sık görülen, büyük eklemleri asimetrik tutan bir hastalıktır. Buradaki neden tam olarak bilinmemekle beraber, genetik ve çevresel etmenler suçlanmaktadır. Genetik olarak kıkırdak dayanıklılığının az olduÄŸu hasta grubunda erken yaÅŸta kıkırdak hastalığı (kireçlenme) görülebilmektedir. Bu genetik yapıdaki insanlar eÄŸer obezite, geleneksel yaÅŸam tarzı gibi çevresel etmenlere de sahiplerse kıkırdak bozulması hızlı bir ÅŸekilde ilerlemektedir” dedi.

Ağrı hareket etmeyi zorlaştırabilir

Diz kireçlenmesi belirtilerine deÄŸinen Doç. Dr. Sever, “Diz kireçlenmesinin aÅŸamalarına göre hasta ÅŸikayetleri deÄŸiÅŸebilir. Kireçlenmede en sık ÅŸikayet aÄŸrıdır. BaÅŸlangıçta daha çok merdivende, engebeli yollarda veya oturup kalkarken oluÅŸabilen diz kapağı aÄŸrısı varken, ilerlemiÅŸ kireçlenmede aÄŸrı hareket etmeyi ileri derecede sınırlandırabilir. Dizlerde ÅŸiÅŸme, bacak kaslarında atrofi, eklem hareket kısıtlılığı, bacaklarda eÄŸrilik oluÅŸması ÅŸikayetleri de zamanla oluÅŸur. Diz kireçlenmesi çok ilerlediÄŸinde hastaların hareket etmesini zorlaÅŸtırarak önce sadece ev içinde hareket edebilen, daha ileride de hareketi imkânsız kılarak hareketsiz bireyler oluÅŸturabilir” ifadelerini kullandı.

Muayane ile tanı konulur

Diz kireçlenmesinde tanı koymanın zor olmadığını kaydeden Doç. Dr. Sever, “Hasta doktora diz aÄŸrısı ÅŸikayeti ile gelir. Muayene ile çoÄŸunlukla tanı konulmuÅŸ olur. Ä°lerlemiÅŸ kireçlenmede röntgenle inceleme yeterlidir. Erken evrelerde ise MRG (manyetik rezonans görüntüleme) yönteminden faydalanılabilir. Laboratuvar incelemesi, sekonder kireçlenme dediÄŸimiz romatoid artrit gibi romatizmal hastalık varlığında anlam taşır. Primer osteoartritte sık kullanılmaz” dedi.

Robotik cerrahi tercih edilebilir

Diz kireçlenmesinde tedavi yollarından bahseden Doç. Dr. Sever, “Diz kireçlenmesi tedavisini konservatif (cerrahi olmayan) ve cerrahi tedaviler olarak ayırabiliriz. Ä°lerlemiÅŸ diz kireçlenmesinde (bu hastalar genelde 60 yaÅŸ üzerindedir) tedavi cerrahidir ve çoÄŸunlukla da protez cerrahisi uygulanır. Protez cerrahisi dizdeki hasta kıkırdağın tamamen tıraÅŸlanması ve yerine metal protez yerleÅŸtirilmesi iÅŸlemidir. Bu metal protez ile diz eklem yüzleri kaplanır. Protez kıkırdağın vazifesini görür ve kemiklerin sürtünmesini önleyerek aÄŸrı ÅŸikayetini ortadan kaldırır. Protez cerrahisi klasik yöntemle; cerrahi tecrübe ve kılavuz diz setinin kullanımı ile yapılabilir veya son zamanlarda popüler olan robotik cerrahi ÅŸeklinde yapılabilir. Robotik cerrahide robot yardımlı cerrahi uygulanır ve hata ihtimali çok azaltılır” ifadelerini kullandı.

Fizik tedavi uygulanabilir

Diz kireçlenmesinde tedavinin zor olduÄŸu hastaların 40-60 yaÅŸ arası, hafif ve orta düzeyde kireçlenme problemi olan hastalar olduÄŸunu söyleyen Doç. Dr. Sever, “Bu hastalarda cerrahi olarak unikondiler (yarım diz protezi), yüksek tibial osteotomi (kemik düzeltme), artroskopik cerrahi uygulanabilecek cerrahi yöntemlerdir. Konservatif (cerrahi dışı) yöntemler ise; fizik tedavi, kaplıca tedavisi, diz içi enjeksiyonlar, kıkırdak güçlendirici ilaçlar olarak sayılabilir. Konservatif tedavilerin amacı hasta ÅŸikayetlerini azaltmaktır. Kıkırdağın bozulmasını etkilemeyeceÄŸi için kalıcı tedaviler deÄŸildir. Diz içi enjeksiyonların da (PRP, kök hücre, viskosüplementasyon) zamanla tedavide sıra dışı bir etkisi olmadığı anlaşılmıştır” dedi.

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.